T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
MALATYA / DARENDE - Yenice Ortaokulu

Yenicemiz

TARİHİ: Yenice tarihi yerleşim yerlerinden olduğu ve eski çağlardan beri su kenarı olduğu için iyi bir yerleşim yeridir. Romalılar zamanında büyük bir şehir merkezi durumunda olduğu yapılan kazılar ve incelemeler sonucunda ortaya çıkarılmıştır. Yenice halkının ne zaman geldiği kesin olarak bilinmemektedir. Ancak Selçukluların Anadolu’yu almalarıyla Romalılardan boşalan topraklara yerleştirilen Türkmen boylarından olduğu ve ilk önce Asar denilen tepenin yamacına ve su kenarına yerleştikleri zamanla çevreye dağıldıkları Şuğul, Ötevce Aşağı mahalleleri oluşturdukları bilinmektedir. Yenice adı önceleri Yellice daha sonra değişikliğe uğrayarak Yenice olmuştur. 31 Aralık 1989 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak kasaba statüsüne kavuşmuştur. Yeni yapılan düzenleme ile Şuğul mahallesi ayrı köy olmuştur. Yenice kasabasında Aşağı, Taş, Esentepe, Harmanlar ve Tavşanlar mahallesi olarak 5 mahalleye ayrılmıştır.

COĞRAFİ DURUM: Kasabasının doğusunda Çaybaşı Köyü, Aşağıulupınar Kasabası, güneyinde Elbistan ilçesi, batısında Gedikağzı Köyü, kuzeyinde Karşıyaka Köyü bulunur. Darende’nin güneyinde olup  Darende’ye 13 km, Malatya’ya 108 km uzaklıktadır. Genel olarak engebeli bir araziye sahiptir. Bitki örtüsü olarak sadece halkın yetiştirdiği bitkiler olmakla birlikte orman hiç bulunmamaktadır. Sulama suyu sıkıntısı çekilen kasabada, Darende için planlanan Göksu projesi kasabanın bu sorununu çözecektir. İklimi karasal iklimdir. Kasabasının yüzölçümü yaklaşık 103000 dönümdür.

EKONOMİK DURUM: Toprağın her türlü tarıma elverişli olmasından dolayı sadece kayısı ekonomik değer taşımaktadır. Kayısı ile geçimini sağlayan ailelerin 1. sırada olmasına karşın, diğer iş kollarında çalışan kişi hemen hemen hiç   bulunmamaktadır. Halkın büyük bir kısmı geçimini sağlamak için İstanbul, Adana ve Elbistan başta olmak üzere bir çok yerleşim yerine göç etmek zorunda kalmıştır. Son yıllarda yeterince kayısı olmadığından dolayı hızlı bir göç başlamıştır. 2007 yılında 10 hanenin üzerinde göç vermiştir.

TİCARİ DURUM: Kasabada ekonomik faaliyet gösteren bir değirmen ve 3 tane mahalle bakkalı bulunmaktadır.

HAYVANCILIK: Küçük baş hayvan yetiştiren üç-beş aile bulunmaktadır. Süt için kasabanın yarıya yakını bir- iki inek beslemektedir. 

EL SANTLARI: El sanatları planlı olarak değil sadece genç kızların oya, dantel yapmaları şeklindedir.

EĞİTİM DURUMU: Kasabada iki tane ilköğretim okulu bulunmaktadır. Bir tanesi Esentepe mahallesinde olup 310 civarında öğrencisi, diğeri de Yukarı Mahallede birleştirilmiş sınıflı eğitim veren okul olup bunun da 13 civarında öğrencisi vardır. 2007 yılı Mart ayında yapılan 8 derslikli okul binası hizmete girdikten sonra ikili eğitimden normal eğitime geçmiştir.2007 yılı itibari ile Yenice İlköğretim Okulu’nda toplam 16 öğretmen görev almaktadır. Atılı durumda bulunan eski ortaokul binası gerekli tadilat yapıldıktan sonra 2007 yılı sonuna kadar Anaokulu olarak faaliyete geçmiştir. Yenice İlköğretim Okulu’nda 16 bilgisayarlı Bilgi Teknoloji Sınıfı bulunmakta olup, daha 1. sınıftan itibaren öğrencilere bilgisayar dersi verilmeye başlanmıştır. 50 yaşın altında okuma- yazma bilmeyen yok denecek kadar azdır. Ancak okuyarak iş sahibi olan kişi sayısı çok az olmakla birlikte son yıllarda eğitim bilinci iyice artmıştır. Toplam olarak 100’ün üstünde memur bulunmakta olup bunların yaklaşık üçte biri üniversite mezunudur. 

SOSYAL VE KÜLTÜREL ETKİNLİKLER

NİŞAN: Genellikle görücü usulü ile evlenme varsa da son zamanlarda anlaşarak evlilik artmaktadır. Kız istemeye aile büyükleri ve yakın akrabaları gider. Kız tarafı Evet derse o akşam sözün bittiğinin belirtisi olarak lokum ve tatlı yenir. Buna halk arasında şirinlik denir. Bu aynı zamanda ilk nişandır.(Yine halk arasında küçük beklik de denmektedir.) Söz kesmden yaklaşık bir ay sonra büyük nişan yapılır. Buna yakın akrabaların yanı sıra komşular da katılırlar. (Halk arasında Büyük nişana Büyük Beklik de denilmektedir.) büyük nişanda kıza takılar takılır ve kız tarafının aile efratlarına çeşitli hediyeler alınır. Büyük nişanda karşılıklı olarak yüzükler takılır, oyunlar oynanır, ikram olarak eskiden yemek verilirken şuanda ise meyve suyu veya çerez verilmektedir.

DÜĞÜN: Erkek tarafı kız tarafıyla görüşerek düğün gününü kararlaştırırlar. Düğünler 3 gündür. 3 günlük düğünün ilk gününde davetiye anlamına gelen okuyuntu gezdirilir. Ayrıca Belediyenin hoparlörleri ile ilan edilir. Erkek tarafının büyükleri (Bayanları) cenazesi olan aileleri ziyaret ederek baş sağlığı dileğinde bulunup düğün için izin isterler. Düğünler genelde davullu olmakla beraber son zamanlarda mevlitli düğün sayısında artış göstermektedir. Davullu düğünlerde ilk günden itibaren davul vurulur. İlk gün akşamı erkekler kendi arasında halay çekip eğlence düzenlerken kadınlar da kendi aralarında oyun oynayıp eğlence düzenlerler. Birinci gün akşamı eğlence bitiminden sonra erkek evinde kına yakılarak misafirlere dağıtılır. Erkek evinde ertesi gün verilecek kadın yemeği hazırlıkları yapılır. Dışarıdan düğüne gelen misafirler komşu ve akrabalar tarafından misafir edilirler. İkinci gün sabahı yemek hazırlıkları mile ile başlanır. İkinci güne kına günü de denir. Kadınlara verilecek öğle yemeğinden önce düğün için getirilen hediyeler bir kadın tarafından sesli olarak toplanıp bir kişi tarafından da yazılır. Daha sonra yemek yenir. Yemekten sonra kadınlar ve erkekler toplu olarak kız evine kınaya giderler. Burada damat ve geline kına yakılıp oyunlar oynanır. Akşam olmadan erkek evine dönülür. Dışarıdan gelen misafirlere akşam yemeği verilir. İkinci gün akşamı kadınlar ve erkekler ayrı ayrı toplanıp kendi aralarında eğlenceler düzenlerler. Akşam kız evinden gelen kına damadın arkadaşlarına ve sağdıç tarafından yakılır. Akşam ertesi gün verilecek erkek yemeği hazırlıkları yapılır. Üçüncü güne halk arasında gelin günü de denir. Yine bu güne erkek günü de denmektedir. Düğün davulsuz ise saat 11 gibi mevlit okunur. Saat 12’den itibaren erkeklere yemek vererek gelin almaya gitmek için hazırlık görülür. Araçlara binilerek toplu olarak gelin almaya gidilir. Kız evi gelenek olarak kapıyı açmaz ve para ister. Buna halk arasında “kapı kösü” denir. Geline kardeşi kuşağı bağlar. Gelinin babası veya kardeşi tarafından evin dışına kadar çıkarılıp damada teslim edilir. Damat gelin tarafının büyüklerinin ellerini öper. Düğün konvoyu toplu olarak gelin evinden hareket eder. Konvoy ziyaret amaçlı olarak Somuncu Baba Türbesi veya Medi Şeyh Türbesi’ne gelir. Düğün konvoyunun önü yolda çocuklar tarafından kesilir ve bahşiş alınır.buna halk arasında “sırık tutma” denir. Konvoy erkek evine geldiğinde gelin ve damadın üzerine kaynana tarafından hazırlanan çerez dökülür. Gelin ve damat önceden hazırlanmış halk arasında “şerbet” denen içeceği içerler. Biraz dinlendikten sonra dışarı çıkarlar ve kasaba halkı dağılmadan önce oyunlar oynarlar. Gelen misafirler dağılır. Akşam olunca imam ve nikah şahitleri ile gelin veya gelinin vekili ve damat bir araya gelerek nikahları kıyılır. Son zamanlarda imam nikahı düğün başlamadan önce kıyılmaya başlamıştır. Akşam damadın arkadaşları adet gereği damadın sırtına vurarak gelin odasına damadı gönderir. Böylece düğün bitmiş olur.

BAYRAMLAR: Bayramlardan bir gün önce mezarlık ziyareti yapılarak dualar edilir ve çocuklara şeker dağıtılır. Buna halk arasında “mezarlık bayramı” da denir. Ramazan bayramının birinci günü erkenden kalkılıp bayram namazına gidilir. Namaz çıkışında camiye evi yakın olanlar evine yemek için misafir götürürler. Yemekten sonra kasaba halkı grup grup çıkarak komşularla bayramlaşmak için kasabayı dolaşırlar. Bayramın yoğunluğu ilk gündür. İkinci ve üçüncü gün akraba ziyaretleri yapılır. Çocuklar gruplar halinde şeker toplayarak büyüklerin ellerini öperler. Kurban bayramında yine erkenden kalkılır ve bayram namazına gidilir. En güzel elbiseler giyilir. Bayram namazı çıkışı yine yemek yemek için evlere misafirler alınır. Kurbanlar  genelde birinci gün kesilir. Kurban etleri kurban kesmeyen komşulara dağıtılır.

SAĞLIK: Kasabada bir tane sağlık ocağı olup bu sağlık ocağında bir doktor, bir ebe, bir sağlık memuru ve bir hizmetli çalışmaktadır. Halkın bir kısmı sosyal güvenlik kuruluşlarına bağlı iken olmayanlar da genellikle yeşil kart sahibidir.

KASABAYA ÖZGÜ ÖZELLİKLER: Kasabada kadınlar çoğu zaman bir araya gelip birkaç aileye yufka ekmek yaparlar. Kış mevsiminde ekmeği fırınlı sobalarda pişirirler. Kışın fırının kapalı olmasının nedeni budur. Kasabada mahalli yemekler yapılmakla birlikte en çok yapılan yemekler arasında içli köfte, su böreği, ekşili köfte, kıvrım tatlısı sayılabilir. Kasabada ayrıca bazı ilginç kelimelerde kullanılıyor. Bunlardan bazıları ; Tornet : Tahtadan yapılmış tekerleri demir olan çocukların bindiği araç. Çocuklar arasında tornet sahibi olmak büyük bir ayrıcalıktır. Saksı : Bildiğimiz anlamın dışında kullanılmaktadır. Burada saksı kelimesi “naylon kürek” anlamında kullanılmaktadır.

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 30.11.2012 - Güncelleme: 03.12.2018 16:31 - Görüntülenme: 4338
  Beğen | 12  kişi beğendi